1953’ de İzmir’ de doğdum. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ n de 4 yıl okudum. Evliyim ve iki kız çocuk sahibiyim. Sosyal sorumluluk projeleri içinde yer almak ve bu konuda samimi duygularla hizmet vermek benim en önemli tutkum. 1973 yılından bu yana pek çok proje içinde yer aldım.
Türk Kadınlar Birliği’ ne 1973 Aralık ayında kurucu üye olarak katıldım , GÖÇ YOKSULLUK COCUK VE KADIN , en önemlisi kadının insan hakları , barınma hakkı , resmi nikahı ve istihdamı çalışmalarımın önceliği oldu.
Ulusal boyutta derneğin şubelerinin çoğalması, uluslararası boyutta da KADIN – DOĞA -DÜNYA ve BARIŞ başlıklarında Zeynep Oral ve Margarita Papandreu beraberliğinde 15 yıldır dünya barışına nasıl katkı sağlarız diye çalışmaktayız .(WINPEACE) 11 yıl önce sevgili Zeynep Oral, beni ve birçok kadın STK temsilcisini davet ederek Margarita Papandreu ile beraber 15 Türk -15 Yunan’ lı kadın çalışması başlatacağını söyledi ve bende katıldım kurulma aşamasından bu yana beraberiz.
Öncelikle çatışma çözücü eğitimler aldık hem ülkemizde hem de Yunanistan’ da girişimci kadınlara destek vermek, öğrencilerin ülkemizde ve Yunanistan’ da yaz tatillerinde beraberliklerini sağlamak ve çatışmaları çözmek adına bir girişimde bulunmak, kadın kooperatifi kurmalarına destek vermek, tarih kitaplarından SAVAŞ ları detaylarıyla anlatmaya son vermek gibi çalışmalar yaptık ve bir kitabımız çıktı. Robert Kolej’ de çatışma çözücü bir atölye kuruldu.
KADIN EMEĞİNİ Değerlendirme Vakfı, 68liler Birliği Vakfı ve birçok derneğin kurucu üyesiyim.
Şimdilerde Kartal Belediyesi ile Kadın ürünleri pazarı ve mahalle pazarlarında kadın emeklerini sergilediğimiz ve ev ekonomisine katkı sağladıkları çalışmaları başlattım. Kadın ürünleri pazarı kurulmasına destek verdim ve bu pazarda satış yapan 70 kadınımızı rotasyonla her mahalledeki semt pazarlarına çıkaracağım, belediyen desteği ile. Kadını evden çıkartmak ve ürettiğini ,el emeğini kendisi fiyatlayarak birebir üretim ve pazarlamasında bulunarak hem ev ekonomisine katkı sağlaması hem de ürettiklerini daha iyiye götürebilmek için farkındalığı yaratabilmesi için satışlarının başında durmasının gerektiğine inanmaktayım.
Şimdilerde Kartal Belediyesi ile Kadın ürünleri pazarı ve mahalle pazarlarında kadın emeklerini sergilediğimiz ve ev ekonomisine katkı sağladıkları çalışmaları başlattım. Kadın ürünleri pazarı kurulmasına destek verdim ve bu pazarda satış yapan 70 kadınımızı rotasyonla her mahalledeki semt pazarlarına çıkaracağım, belediyen desteği ile. Kadını evden çıkartmak ve ürettiğini ,el emeğini kendisi fiyatlayarak birebir üretim ve pazarlamasında bulunarak hem ev ekonomisine katkı sağlaması hem de ürettiklerini daha iyiye götürebilmek için farkındalığı yaratabilmesi için satışlarının başında durmasının gerektiğine inanmaktayım.
Ataşehir Belediyesi önderliğinde gezici insan hakları çalışmaları yaptık. Grubumuz bu konuda ciddi bir 7 günlük program uyguladı. Proje bana ait ama her konuda proje üretebilirsiniz ancak hayata geçirmeniz için muazzam bir destek gerekir sponsorluk gerekir ki bu projede sponsorluğun çok üzerine çıkıldı belediye desteği sayesinde. Bu çalışma da bir gün psikolojik sorunu olan bir genç kadın geldi minibüsümüze yanında eşiyle, kadıncağız bir şey anlatmaya çalışıyor ama söze başlar başlamaz kocası alıyor sözü ve anlatıyor kadın susuyor, siz neden anlatmıyorsunuz diye sordu psikolog, ben anlatmayı beceremem eşim iyi anlatır deyince çok üzüldüm doğrusu.
Tam donanımlı bir ambulans ve içinde doktoru, bir minibüs içinde avukat bir minibüs içinde psikolog, elimizde başvuru formları başvuran, danışan herkesin sorununu çözeceğimiz bir toplantıyla halkın karşısına ikinci kez çıkacağız.
Ayrıca yeni kurduğum ve Başkanlığını yaptığım YEDİTEPE KADIN DAYANIŞMA Derneği ile Kent Konseyleri dayanışmasıyla ilçelerimizde çalışmalar yapmaktayız.
Ülke kadınları öncelikle kendi aralarında güzellikleri yaşamalılar daha sonrada yaşadıkları her güzelliği uluslararası kadın çalışmalarında paylaşmalı ve örnek olmalılar.
Her yaşamın kendisine has bir puzzleolduğuna inanıyorum …Eksik parçalarımız hiç ummadığımız bir anda ve yerde karşımıza çıkabiliyor, hiç kimseyi ötekileştirmeden ötekinin yokluğunu savunarak BİZ’ im varlığımızın önemini vurgulayarak son nefesimize kadar çalışmalıyız .
Oksijeni olmalıyız yaşamın, yaşama güç vermeliyiz, sosyal projelerin destekçisi olmalıyız ki torunlarımızın yaşayacağı hayatı yaşanabilir kılabilelim.